Bu yazımda size meditasyon ile ilk tanışmamı anlatacağım ...
Hatırlar iseniz geçen hafta anlattığım bölümde annem benim düşünmemi ve bilgileri içime sindirmemi istemişti .. Çok da iyi yapmış bence . Bugün yazımı yazarken düşündüm de , eğer beni hemen zorlasaydı muhtemelen faydasını göreceğim bir çalışma olmazdı .
Zaman içinde şunu öğrendim ; yapılan tüm ruhsal gelişim çalışmalarında , kişinin kendi karar vereceği zaman , kendini rahat hissedeceği cümleler kullanması en doğru sonucu ortaya çıkartıyor .
Bu bence üzerinde önemle durulması gereken bir konu .
Açık söyleyeyim eğer çalışmalarımı kendi özgür bakış açımla ilerletmeseydim , bugün "ermiş bir kedi " olamazdım ... :)))
Gelelim konumuza ...
O gün bütün öğleden sonra balkonda yattım . Önce derin bir uykuya daldım , hattâ sarışın tombul kardeşim Bulut Yudum da bir ara yanıma uzanmış , hiç farketmedim bile
Kızlar benimle hep didişir ama uyku vakti gelince de genellikle çaktırmadan bana yanaşırlar.
Eh ! elbette " ağabey " olmak kolay değil :))
Balkonda Uyku |
Ertesi gün çok sakin uyandım , sessiz kalmayı tercih ettim ve devamlı annemin anlattıklarını düşündüm . Önce gerçekle bağdaştıramadım ; anlatılanlar elle tutulamayan , gözle görülemeyen ve ispatı olmayan şeyler diye düşündüm .
Bir yanım da "annen sana doğru olmayan bir şey söylemez " diyordu ...
İnanın üç gün , üç gece düşündüm .
Sonra bir sabah uyandım , veee ; denemeye karar verdim .
Öyle ya , kaybedecek neyim var ki , kendi kendime çalışacağım ...
Ya faydasını görürsem ...
Güzel olmaz mı ? ...
" Haydi , dene be oğlum Bulut Duman " dedim kendi kendime.
Hemen büyük bir kararlılıkla annemin karşısında dimdik durdum , gururlu bir asker edâsıyla ;
BEN HAZIRIM ANNECİĞİM
diyiverdim .
Annem hâlime çaktırmadan güldü , farkındayım . Elimden tuttu ve çalışma odasına götürdü.
Birden çok heyecanlandım , titrediğimi hissettim . Neler olacağını kestiremiyordum .
Annem başlamadan önce bana kısa bir bilgi verdi .
Meğer meditasyon dediğimiz şey tamamen ruhumuza , öz varlığımıza odaklanmak ; tüm dünyevî yargı ve düşüncelerden arınmak ve böylece iç sesimizle bir olup duygularımızı dengelemek ve/veya rahatlamak için yapılan bir tür düşünce çalışmasıymış .
Birden rahatladım , heyecanım yatıştı ve cahilce bir düşünce geçti içimden ;
" Aman ne var bunda ? bir tek düşünecekmişiz .." dedim kendi kendime ...
Şimdi anlıyorum ; DÜŞÜNMEK çok derin ve önemli bir şey ...
Annem dingin ve yumuşacık bir ses ile meditasyona başladı.
" Aldığın her nefesin farkına var ve tüm hücrelerine yaşam enerjisinin gittiğini hisset . Derin nefes al ve gevşe . Bütün kaslarının gevşediğini ve rahatladığını hissedinceye kadar bekle . Şu " AN " için teşekkür et . ( bir müddet bekledik )
Ve şimdi gözlerini kapat , seni saran , tanrının sonsuz sevgisini hisset ve güvende olduğunu bil .
Kendini yemyeşil bir bahçenin ortasında gör . Ellerini göğe doğru açıyorsun .. Etrafındaki tabiata ve sahip olduğun hayata ve nefesine teşekkür et .Sen teşekkür ettikçe önünde çok güzel bir kamp ateşi oluşsun . Bu güzel ve büyük bir ateş . Mor renkli alevler ışıltılar saçarak yükseliyor . Bu alevler senin için bir sevgi çemberi oluşturuyor ve seni koruyor , emin ol .
Şimdi alevlerin arkasında baban ve ağabeyini görüyorsun . Sana sevgi ile baktıklarını hissediyorsun . Aralarında bir televizyon ekranı duruyor ve ekranda ayrıldığınız gün olanlar bir film gibi geçiyor .
Hemen babana ve ağabeyine kocaman öpücükler gönderiyorsun ve el sallıyorsun .
O da ne !!! Ekranda seni üzen sahneler birden duruyor ve yayın kesiliyor .
Aynı anda önündeki kamp ateşinin mor alevleri , sevinç ile dans edermişcesine, göğe yükseliyor .
Alevleri seyrederken tüm sıkıntılarının ve küskünlüklerinin alevlerin içinde yok olduğunu hissediyorsun .
Şimdi ekranda kendini baban ve ağabeyinin kucağında görüyorsun . Seni seviyor ve seninle oyunlar oynuyorlar . Sana , ne kadar değerli olduğunu ve seni hep sevdiklerini söylüyorlar .
( Sessizlik oldu .. )
Şimdi kendini gene alev çemberinin yanında hisset , karşında baban ve ağabeyin sana bakıyorlar .
Onlara ; sevgini anlat .. aranızda yaşanan ayrılığın nedenlerini anladığını söyle .. bu deneyimin senin hayatına kattığı farkındalık için teşekkür et .. onları anladığını söyle .. "
Annem her cümlede uzun bir ara verdi , kendi kelimelerim ile herşeyi tasarlamamı söyledi ve babam ile ağabeyime bu şekilde anlatmam konusunda beni uyardı ..
Söyleyeceklerim bitince hafifçe başımı salladım ve annem devam etti .
" Şimdi tüm yaşananlar için kendini ve onları affettiğini söyle . Artık kendi yoluna devam etmeye kararlı olduğunu ve onları da kendi yollarında sevgi ile özgür bıraktığını söyle . " dedi .
Bu aşamada ne kadar gerildiğimi size anlatamam . Sanırım annem birşeyler hissetti ki ,
" affetmek " ve " özgürleşmek " cümlelerimi yüksek sesle söylemem konusunda bana ısrar etti .
Önce kelimeler ağzımdan çok zor çıktı . Sanki boğazıma birşeyler tıkandı , ağlamaya başladım .
Annem " durma , söylemeye devam et " diye beni uyardı .
Her cümlede daha fazla sarsıldım . Hıçkıra hıçkıra ağlamak ile böğürmek arasında garip bir şey ...
Gözlerimden seller gibi yaş akmaya başladı .
Bu durum ne kadar devam etti bilemiyorum ama her seferinde cümlelerimi daha rahat söylemeye başladığımı hatırlıyorum .
Sonunda ağlamam durdu , hıçkırıklar kesildi ve içimi büyük bir ferahlık kapladı . Sanki birileri yüreğimdeki tonlarca yükü kaldırıp dışarı atmış gibi hissettim , ve annem devam etti .
" Baban ve ağabeyinin sevgi ile yollarına devam ettiklerini gör ...
Önündeki kamp ateşi parlıyor ve mor alevlerin içinden senin koruyucu meleklerin çıkıyor . Seni kutluyorlar ve öpüyorlar . Şimdi sen de alevlerin içindesin , etrafında dans ederek senin tüm sıkıntılarını yok ediyorlar . Meleklerinin getirdiği bembeyaz yeni giysilerini giyiyorsun .
Çemberin dışına çıkıyorsun ve birden etrafını rengârenk kelebekler sarıyor ...
Seni yepyeni güzel bir yolculuğa davet ediyorlar .
Önünde uzanan yemyeşil kırlarda koş , yanında akan ırmak kenarındaki çiçekleri , etrafındaki kelebekleri , güzel kokuları hisset , çimenlere uzan , gönlünce oyna ...
Irmak kenarına otur ve akan suyun sendeki tüm sıkıntıları , korku ve endişeleri , kırgınlık ve öfkeleri alıp götürdüğünü gör .
Artık yepyeni bir Bulut Duman var . Kendi yoluna devam ediyorsun ve güvendesin .
Şimdi sana eşlik eden meleklerine ve kelebeklere teşekkür et .
Derin bir nefes al ve kendini hazır hissedince gözlerini aç "
Biraz bekledikten sonra gözlerimi açtım ve annemin kucağına çıkıp sıkıca ona sarıldım .
Sanırım gözümden bir kaç damla daha yaş aktı ...
Kendimi iyi ve ferahlamış hissediyordum ama genede annemin sıcaklığına ihtiyacım vardı ..
Ana - oğul sessizce birbirimize sarılıp oturduk ...
Aslında meditasyon sırasında neler hissettiğim konusu da var elbette ...
Sonra anneme herşeyi sordum , size haftaya tüm hissettiklerimi ve neler yapılması gerektiğini anlatacağım .
Sizin de aklınıza gelen sorular olur ise bana yazın lütfen , cevaplamaya çalışırım ...
Beni aşan sorularınız olur ise anneme danışırım ..
Dediğim gibi " düşünmek " ince iş :)))
HERKESE İYİ HAFTALAR ...