25 Mayıs 2014 Pazar

YOLCULUK VAR



İnanamıyorum !!!

Yarın ben tek başıma uçağa bineceğim...


Bu hafta yaşadığım heyecanı size anlatamam. Her şey birdenbire gelişti, olayların hızına ben bile yetişemiyorum. Masal gibi :))))

Biliyorum, biraz sakinleşerek olan biteni anlatmalıyım...

İki sene önce annemin bir arkadaşı tekne ile Bodrum' a geldi ve yaz aylarını bize yakın koylarda geçirdi.
Çok neşeli ve kalabalık bir aile.. İnsan çocukları ve kedi çocukları var..
Elbette ben hemen arkadaş oluverdim. Bir de işin en güzel tarafı; bütün çocuklar erkek :)))))

Kedi oğlanlar benim yaşımda, Avril ve Cher, çok akıllı ve eğitimliler.
O yaz biraz evrensel lisan ile konuşabilmiştik, ama sonra ben gerçekten çok çalışarak fransızca öğrendim, bu konuda da anneme çok şey borçluyum. Şimdilik konuşurken zorluk çekiyorum, çünkü fazla pratik yapamadım evde.

Keşke anne anneciğim ve neneciğim yanımda olabilselerdi, benimle ne güzel sohbet ederlerdi....
İkisi de huzur içinde olsun...

Özellikle Avril okumaya çok meraklı bir oğlan, bana gittikleri kursları, öğrendiklerini anlatmaya çalışmıştı bütün yaz boyunca. Cher ise kültürlü ve kibar bir genç olmasına rağmen, ruhunda biraz "fırlama" tohumu olduğu dikkatten kaçmıyor.
Lâf aramızda, Cher ile fransız stili hayatı deneyimlemeyi düşünmeden edemiyorum
doğrusu :))))


Avril ve Cher' in evi :))


Bana bu fotoğrafı verdikleri günden beri hep oraları görmeyi hayal ettim.. Ve işte şimdi gidiyorum..
Aslında bu seyahat bir haftada gelişmedi elbette, iki senedir ben hazırlanıyorum. İlk basamak anneme yalvarmakla başlamıştı :))) Hatırlıyorum, aynen Kısmet gibi, "noooooooluuuuurrr" diyordum :)))))
Gidişimin hızlanma sebebi ise, bay Albert' in bu hafta Fransa' ya dönecek olması. İlk program Temmuz başında gitmem üzerine yapılmıştı.

Ben sevdim bu heyecanı :))

Program şöyle; yarın sabah 09.30 uçağı ile tek başıma İstanbul'a uçuyorum. Üç saat kadar hava limanında tek başıma bekleyeceğim ve daha sonra yolculuğumun geri kalanında  bay Albert  bana eşlik edecek. Kendisi Avril ve Cher' in amcası ama ben daha önce hiç karşılaşmadım, tanımadığım bir insanla buluşmak da ayrı bir heyecan benim için...
Yani sözün kısası bir çok  " İLK "  yaşayacağım...

Bizim evde ise büyük bir telaş var. Hazırlıklar, benim için hazırlanan "güle güle git" partileri, annemin çaktırmadan vermeye çalıştığı öğütler...
Kızlar biraz buruk, ben sevimli bir kıskançlık hissediyorum. Haklılar elbette, kim istemez böyle bir yaz geçirmeyi. Ama annem onları ihmal etmez biliyorum, şimdiden bir sürü program yapmaya başlamış bile.
Temmuz da tekne ile Yunan adaları 10 gün, Ağustos sonunda Bozcaada festivali,  arada eminim sürpriz hafta sonu programları da yapılır... daha ne olsun :))))
Kısmet bebek ise durumu ancak bu sabah tam olarak kavradı, evde hazırlıkları görünce gene hep beraber gidiyoruz zannetmiş zavallı. Kahvaltıdan sonra koşa koşa odasına gidip çantasını Yudum ablasına getirdi,
" benim de bavulumu hazırla ablacığım" diye peşinde dolaşmaya başladı.
Neyse ki annem yanımızdaydı. Bir bebeğe nasıl konuşulacağını annemden iyi kim
bilebilir :))
Ama Kısmet' cik hâlâ ağlıyor.....
Bu gece onunla uyuyacağım, bakalım yarın beni geçirirken neler olacak...

Bana gelince, mutluyum, heyecanlıyım, merak içindeyim....
Neler yaşayacağım, neler göreceğim, neler öğreneceğim, kimlerle tanışacağım.....
Heyecanlıyım..

Bilgisayarım yanımda, her şeyi yazacağım..


YUPPİİİİİ !!!   YARIN FRANSA'YA GİDİYORUM  :)))))))))))))


SEVGİLERİMLE...